İçindekiler
- 1 Öncesi & Sonrası Galeri
- 2 Meme Büyütme Ameliyatı Nedir?
- 3 Meme Büyütme Ameliyatı Nasıl Yapılır?
- 4 Meme Büyütme Ameliyatı Kimlere Uygulanabilir?
- 5 Meme Büyütme Ameliyatı Öncesi Dikkat Edilmesi Gerekenler
- 6 Meme Büyütme Ameliyatı Sonrası Dikkat Edilmesi Gerekenler
- 7 Meme Büyütme Ameliyatı Hangi Durumlarda Yapılır?
- 8 Meme Büyütme Ameliyatı Çeşitleri Nelerdir?
- 9 Meme Büyütme Ameliyatı Ne Kadar Sürer?
- 10 Meme Büyütme Ameliyatı Fiyatları
| Meme Büyütme | ||
|---|---|---|
 KALIŞ SÜRESİ 7 Gün |
 HASTANEDE KALMA 1 Gün |
 ÇALIŞMA SÜRESİ 4-6 Saat |
 ANESTEZİ Genel Anestezi |
 İYİLEŞME SÜRESİ 6 Ay |
 TAKİP ZİYARETİ 5 Gün |
Öncesi & Sonrası Galeri
Sağlık bakanlığı tarafından aldığımız Sağlık Turizmi yetki sertifikamız sadece yabancı hastalara yönelik olduğu için Türkçe içerik olan sayfalarda öncesi – sonrası kullanımı yapamamaktayız.
Meme büyütme ameliyatı, vücut yapısına göre küçük olan memelerin hacmini arttırmak için yapılan estetik cerrahi bir işlemdir. Ayrıca doğum sonrası yaşanacak göğüs sarkmaları, yaşla birlikte memelerde yaşanan anatomik sorunlar ve hatta göğüs kanseri nedeniyle meme kaybeden kadınlar için bu ameliyat çok değerlidir. Bu önemli ameliyatta meme büyütme için kullanılan meme implantları, meme dokusu veya göğüs kaslarının altına yerleştirilir.
Meme Büyütme Ameliyatı Nedir?
Tıbbî literatürde “meme augmentasyonu” olarak da bilinen meme büyütme ameliyatı, memenin hacmini artırmak amacıyla uygulanan cerrahi bir işlemdir. Genellikle silikon ya da serum fizyolojik içerikli implantların meme dokusu altına veya göğüs kası altına yerleştirilmesiyle gerçekleştirilir. Bazı durumlarda hastanın kendi vücut dokusundan alınan yağ da enjeksiyon yöntemiyle memeye aktarılabilir. Ancak en sık tercih edilen yöntem, medikal onaylı meme protezlerinin kullanılmasıdır.
Cerrah, işlem öncesi detaylı bir değerlendirme yapar. Bu süreçte hastanın vücut yapısını, meme ölçülerini ve beklentilerini dikkate alır. Elde edilen bilgiler ışığında uygun protez tipi, boyutu ve yerleştirme tekniği belirlenir. Uygulama, genel anestezi altında yapılır ve genellikle 1 ila 2 saat sürer. Ameliyat sonrası süreçte hasta aynı gün ya da bir gün sonra taburcu olabilir. İyileşme süresi kişiden kişiye değişiklik gösterse de sağlıklı bir iyileşme sürecinin yaşanmasıyla birlikte yaklaşık birkaç hafta içinde normal aktivitelere dönülmesi mümkündür.
Meme büyütme ameliyatı, yalnızca estetik amaçlarla gerçekleştirilen bir cerrahi prosedür olarak değerlendirilmemelidir. Doğuştan gelen meme asimetrisi, hacim kaybı veya cerrahi sonrası oluşan boşlukların giderilmesinde de tercih edilebilir.
Meme Büyütme Ameliyatı Nasıl Yapılır?
Meme büyütme ameliyatı, cerrahın hastaya özel planlama yapmasıyla başlar. İlk adımda hastanın meme yapısı, cilt kalınlığı, meme dokusunun durumu ve genel sağlık geçmişi değerlendirilir. Değerlendirme, hangi tür implantın kullanılacağına, protezin yerleştirme şekline ve kesi bölgesine karar verilmesinde belirleyici olur. Genellikle genel anestezi altında yapılan operasyon, ortalama 1 ila 2 saat sürer.
Cerrahi işlem sırasında implantın yerleştirileceği alan belirlenir. Protez, meme dokusunun altına (subglandüler), göğüs kası altına (submüsküler) ya da dual plan yerleştirilebilir. Bu seçim, hastanın fizyolojik özelliklerine ve cerrahın tercihine göre şekillenir. Kesiler ise çoğunlukla meme altı kıvrımından, meme başı çevresinden veya koltuk altından yapılır. Her kesi bölgesi farklı avantajlara ve iz kalma potansiyeline sahiptir.
İmplant yerleştirildikten sonra kesiler dikkatle kapatılır ve dikiş atılır. Son olarak steril bandajlar uygulanır. Sağlıklı ve hızlı bir iyileşme süreci yaşanabilmesi için cerrahi başarı kadar önemli olan diğer bir etken ise doktorun önerilerine eksiksiz bir şekilde uyulmasıdır.
Meme Büyütme Ameliyatı Kimlere Uygulanabilir?
Meme büyütme ameliyatı, estetik ya da rekonstrüktif nedenlerle memede hacim artışı talep eden bireylere uygulanabilir. Bu operasyon için uygun adaylar, fiziksel gelişimini tamamlamış ve genel sağlık durumu cerrahiye elverişli olan kişilerdir. Meme büyütme ameliyatı genellikle 18 yaş üstü bireylere uygulanır. Ancak bazı tıbbî zorunluluklar olması hâlinde daha erken yaşlarda da cerrahi planlama gerekebilir. Doğuştan memesi gelişmeyen veya ciddi hacim asimetrisi olan bireyler de bu kapsamda değerlendirilir.
Hamilelik, emzirme veya ciddi kilo değişimleri gibi durumlar sonucunda memede hacim kaybı yaşanması da ameliyatın gerekçeleri arasında yer alır. Bununla birlikte her hasta için aynı uygulama yöntemi tercih edilmez. Kişisel beklentiler, vücut tipi, mevcut meme dokusu ve cilt elastikiyeti gibi faktörler, meme ameliyatı planlama sürecinde belirleyici olur. Cerrahi açıdan risk teşkil edecek bir hastalık öyküsünün bulunmaması, operasyon için temel koşullardan biridir.
Estetik kaygıların yanı sıra hastanın psikolojik durumu da göz önünde bulundurulmalıdır. Beklentilerin gerçekçi olması, ameliyat sonrası memnuniyetin sağlanabilmesi açısından önemlidir. Bu nedenle her aday, cerrah tarafından kapsamlı bir değerlendirmeye tabi tutulur.
Meme Büyütme Ameliyatı Öncesi Dikkat Edilmesi Gerekenler
Meme büyütme ameliyatından önce dikkat edilmesi gereken unsurlar, operasyonun güvenliği ve başarısı açısından belirleyicidir. İlk aşamada hekim, detaylı bir değerlendirme yapar. Kişinin genel sağlık durumu, alerji öyküsü, geçirdiği ameliyatlar ve düzenli kullandığı ilaçlar gözden geçirilir. Bu bilgiler, cerrahi planlamada hem teknik hem de güvenlik açısından önemlidir.
Sigara kullanan bireylerin ameliyattan bir süre önce sigarayı bırakmaları önerilir. Nikotin, iyileşme sürecini olumsuz etkileyebilir ve doku kanlanmasını azaltarak komplikasyon riskini artırabilir. Aynı şekilde aspirin veya benzeri kan sulandırıcı ilaçlar da operasyon öncesinde kesilmelidir. Bu tür ilaçlar kanama riskini yükseltebilir.
Ameliyat öncesi dönemde, hastaya uygulanacak protez tipi, büyüklüğü, yerleştirme şekli ve kesi yeri gibi detaylar uzman hekim tarafından açıklanır. Kişinin beden yapısına uygun tercihler yapılması için ölçümler ve değerlendirmeler titizlikle gerçekleştirilir. Operasyon tarihinden önceki 6 ila 8 saatlik sürede herhangi bir gıda veya sıvı alımı yapılmamalıdır. Tüm bu hazırlıklar, hem cerrahi süreci hem de iyileşme dönemini daha sağlıklı bir şekilde yönetebilmek için önemlidir.
Meme Büyütme Ameliyatı Sonrası Dikkat Edilmesi Gerekenler
Meme büyütme ameliyatı sonrasında dikkat edilmesi gereken noktalar, iyileşme sürecinin sağlıklı ilerlemesini ve uzun vadede istenen sonucun elde edilmesini doğrudan etkiler. Operasyon sonrasında ilk birkaç gün ağrı, şişlik ve gerginlik hissi normal kabul edilir. Bu dönemde doktorun önerdiği ağrı kesici ve antibiyotiklerin düzenli kullanılması gerekir. Gerek görülerek dren uygulanmışsa, drenlerin takibi ve çıkarılması süreci de hekimin yönlendirmesiyle gerçekleştirilir.
İyileşme sürecinin ilk haftalarında ağır kaldırmaktan ve kol hareketlerini zorlayacak aktivitelerden kaçınılmalıdır. Bu dönemde sırtüstü yatmak ve başı hafifçe yükseltecek şekilde pozisyon almak önerilir. Dikişlerin korunması, pansumanların zamanında yapılması ve önerilen özel sütyenin kullanılması da iyileşmeyi destekleyen önemli faktörler arasında yer alır.
Duş alma, spor yapma veya araç kullanma gibi gündelik faaliyetler için belirli süreler beklenmelidir. Her bireyin vücut yapısı farklı olduğu için bu süreler kişisel iyileşme hızına göre değişiklik gösterebilir. Ameliyat sonrası süreçte kontrollerin aksatılmadan yapılması, olası komplikasyonların önüne geçilmesi ve iyileşmenin doğru şekilde izlenmesi açısından önemlidir.
Meme Büyütme Ameliyatı Hangi Durumlarda Yapılır?
Meme büyütme ameliyatı, memelerinde çeşitli nedenlerle hacim eksikliği hisseden bireylere uygulanır. Doğuştan küçük meme yapısı, memelerin gelişiminin ergenlikte durması veya genetik faktörlere bağlı asimetriler uygulamanın başlıca nedenleri arasında yer alır. Bazı bireylerde ise kilo kaybı, hamilelik ve emzirme sonrası meme dokusunda belirgin hacim kaybı gözlemlenir. Bu gibi durumlarda, memenin eski formuna kavuşturulması için cerrahi müdahale tercih edilebilir.
Cerrahi uygulama, estetik kaygıların yanı sıra kişisel rahatsızlıklardan ötürü de gündeme gelebilir. Beden algısında oluşan olumsuz etkiler, giyim konusunda yaşanan zorluklar veya memelerin vücut proporsiyonuna göre küçük kalması gibi nedenlerle bireyler çözüm arayışına gidebilir. Bunun dışında bir memenin doğuştan gelişmemesi ya da travma, enfeksiyon veya başka nedenlerle memenin kaybedilmesi durumlarında da meme büyütme ameliyatı yapılabilir.
Ameliyatın gerekliliği ve uygunluğu, tüm bu durumlar göz önünde bulundurularak ancak uzman bir cerrah tarafından yapılan detaylı muayene ve değerlendirme sonrasında belirlenebilir.
Meme Büyütme Ameliyatı Çeşitleri Nelerdir?
Meme büyütme ameliyatları, uygulanan tekniğe ve kullanılan malzemeye göre farklı şekillerde sınıflandırılır. En yaygın yöntem, meme implantı kullanılarak yapılan büyütme operasyonudur. Bu yöntemde silikon veya serum fizyolojik içerikli protezler, meme dokusu altına ya da göğüs kasının altına yerleştirilir. İmplantın şekli, yüzeyi ve yerleşim yeri hastanın anatomik özelliklerine ve cerrahın planlamasına göre belirlenir.
Bir diğer yöntem ise yağ enjeksiyonudur. Hastanın kendi vücudundan alınan yağ dokusu, özel işlemlerden geçirilerek memeye transfer edilir. Bu işlemde kullanılan doku kişinin kendisine ait olduğu için alerjik reaksiyon gelişmesi riski bulunmaz. Ancak yağ enjeksiyonu yöntemi, daha sınırlı hacim artışı sağlar ve genellikle küçük çaplı düzeltmeler için tercih edilir.
Bazı durumlarda iki yöntem bir arada kullanılabilir. Özellikle hacim artışının yanı sıra şekil düzeltme gereken hastalarda kombine uygulamalarla daha dengeli sonuçlar elde edilir. Hangi yöntemle ilerlenmesi gerektiği ise cerrahın yaptığı değerlendirme sonucunda kişinin beklentilerine, fiziksel özelliklerine ve sağlık durumuna göre belirlenir.
Meme Büyütme Ameliyatı Ne Kadar Sürer?
Meme büyütme ameliyatının süresi, kullanılan tekniğe, protezin yerleştirileceği alana ve cerrahın tercih ettiği yönteme bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Genel olarak işlem süresi 1 ila 2 saat arasında değişir. Ameliyat, hastane koşullarında ve genellikle genel anestezi altında gerçekleştirilir. Cerrahi süreç başlamadan önce hastanın gerekli tetkikleri tamamlanır ve operasyon detayları netleştirilir.
Ameliyat süresini etkileyen faktörlerden biri, protezin yerleştirme tekniğidir. Protezin meme dokusu altına mı yoksa kas altına mı yerleştirileceği süreyi doğrudan etkiler. Kas altına yapılan uygulamalar, daha detaylı planlama ve cerrahi beceri gerektirdiği için genellikle biraz daha uzun sürebilir. Aynı zamanda ameliyat sırasında iki meme arasında hacim farkı veya şekil bozukluğu varsa bu gibi düzeltici işlemler de süreyi uzatabilir.
Yağ enjeksiyonu ile yapılan meme büyütme işlemleri daha kısa sürebilir. Ancak bu yöntem her birey için uygun değildir. Ameliyat tamamlandıktan sonra hasta, anestezinin etkisi geçene kadar gözlem altında tutulur. Aynı gün ya da bir sonraki gün taburcu kararı verilebilir.
Meme Büyütme Ameliyatı Fiyatları
Meme büyütme ameliyatı fiyatları, birçok farklı faktöre bağlı olarak değişkenlik gösterebilir. Kullanılacak protezin türü, cerrahın deneyimi, ameliyatın gerçekleştirileceği sağlık kuruluşunun donanımı ve operasyonun kapsamı bu faktörler arasında yer alır. Her bireyin anatomik yapısı ve beklentileri farklı olduğu için uygulanacak teknik ve kullanılacak materyaller kişiye özel olarak planlanır. Bu da maliyetin standart bir rakam üzerinden değerlendirilmesini önler.
Ameliyat öncesinde yapılan konsültasyonlar, hastanın sağlık geçmişi, meme dokusunun durumu ve hedeflenen görünüm doğrultusunda detaylı şekilde değerlendirilir. Bu değerlendirmeler sonucunda planlanan cerrahi süreç, toplam maliyet üzerinde doğrudan etkili olur. Ek olarak operasyon sonrası bakım süreci, takip kontrolleri ve ihtiyaç duyulabilecek destek uygulamaları da fiyatın belirlenmesinde rol oynar.
Dolayısıyla meme büyütme ameliyatına dair net bir ücret bilgisi verilemez. En sağlıklı yaklaşım, uzman bir cerraha başvurarak kişisel durum doğrultusunda bilgilendirme talep edilmesidir. Böylece hem medikal süreç hem de maliyet unsurları detaylı şekilde ele alınabilir.
* Bu içerik yalnızca bilgilendirme amacı taşır. Estetik operasyonlar hakkında karar vermeden önce mutlaka bir uzman hekime danışılması gerekmektedir.
Meme Büyütme Ameliyatı Hakkında En Çok Sorulan Sorular
Meme Estetiği ile ilgili sorularınızı sayfaya yorum atarak sorabilirsiniz. Uzman doktorumuz Evren Tevfik İşçi 24 saat içerisinde sorularınıza yanıt verecek.
Meme büyütme ameliyatı sonrasında ağrı hissedilmesi mümkündür. Bu durum, yapılan cerrahi müdahalenin doğası gereği normal kabul edilir. Ameliyat sırasında meme dokusu altında ya da kas altına yerleştirilen protezler, çevre dokular üzerinde baskı oluşturabilir. Özellikle kas altı yerleşimli uygulamalarda, ilk günlerde daha belirgin bir gerginlik ve hassasiyet yaşanabilir. Genellikle hafif ila orta şiddetteki ağrı, doktorun önerdiği ağrı kesici ilaçlarla kontrol altına alınabilir.
İyileşme sürecinde ağrı hissi her geçen gün azalır. İlk birkaç gün istirahat önerilir, ağır fiziksel aktivitelerden kaçınılması ağrı seviyesini düşürmeye yardımcı olur. Şişlik, batma hissi veya dokunmaya karşı duyarlılık da sürecin parçası olabilir. Her hastanın ağrı eşiği ve iyileşme süreci farklı olduğundan, bu konuda kişisel değişkenlikler göz önünde bulundurulmalıdır.
Meme büyütme ameliyatı, doğru teknik ve uygun protez seçimiyle uygulandığında meme kanseri taramalarını engellemez. Ancak memeye yerleştirilen implantlar, görüntüleme yöntemlerinin değerlendirme süreçlerinde bazı teknik farklılıklar gerektirebilir. İmplantın konumu, mamografi sırasında meme dokusunun tam olarak görüntülenmesini zorlaştırabileceği için bu durum uzman radyologlar tarafından dikkate alınarak özel açılı çekimler yapılır. Böylece meme dokusu ve implant ayrı ayrı incelenebilir.
Meme protezi taşıyan bireylerde, mamografinin yanı sıra ultrasonografi ve manyetik rezonans görüntüleme yöntemleri de kullanılır. Ek görüntüleme teknikleri, olası anormalliklerin daha doğru şekilde değerlendirilmesini sağlar. Meme büyütme ameliyatı yaptırmış bireylerin düzenli taramalara devam etmesi ve bu konuda radyoloji uzmanını bilgilendirmesi önemlidir. Tarama programı kişisel risk faktörlerine göre belirlenmelidir.
Meme protezlerinin hamilelik ve emzirme döneminde doğrudan bir sağlık sorununa yol açtığına dair bilimsel kanıt bulunmamaktadır. Protezler, genellikle meme dokusunun altına ya da kas altına yerleştirildiği için süt kanallarıyla temas etmez. Süt üretimini ya da emzirme yetisini genellikle etkilemez. Ancak her bireyin anatomik yapısı farklı olduğundan ameliyat öncesi planlamada bu süreçler dikkate alınmalıdır. Gebelik planlayan veya emzirme sürecinde olan bireylerin cerrahla bu konuyu önceden ayrıntılı şekilde görüşmesi önemlidir.
Hamilelik sırasında memelerde doğal olarak hacim artışı ve hassasiyet meydana gelir. Bu değişiklikler, mevcut protezlerle birleştiğinde bazı kadınlarda gerginlik hissine neden olabilir. Emzirme sürecinde de meme hacmi değişiklik göstererek protezle ilgili bir rahatsızlık algısı oluşturabilir. Ancak bu tür durumlar geçicidir.
Meme büyütme ameliyatı sonrasında kesi yapılan bölgelerde iz oluşması beklenen bir durumdur. İzlerin görünürlüğü ise uygulanan cerrahi teknik, kesinin yeri, cilt yapısı ve iyileşme sürecindeki bakım gibi faktörlere bağlı olarak değişkenlik gösterir. Genellikle meme altı kıvrımı, meme başı çevresi veya koltuk altı gibi bölgeler tercih edildiği için izler doğal kıvrımlar arasında kalır ve zamanla belirginliğini kaybedebilir.
Cerrah, kesi yerini belirlerken estetik görünümü korumayı ve ameliyatın güvenliğini sağlamayı hedefler. Kişinin cilt tipi ve yara iyileşme özellikleri de izlerin nasıl şekilleneceği üzerinde etkilidir. Açık tenli bireylerde izler daha belirgin olabilirken koyu tenli kişilerde hiperpigmentasyon görülebilir. Zamana bağlı olarak bazı izler belirginliğini büyük ölçüde yitirse de tamamen kaybolmaları her zaman mümkün olmayabilir. Bu nedenle iyileşme süreci boyunca düzenli takip önemlidir.
En çok tercih edilen silikon protez türü, koheziv jel dolgulu ve anatomik yani damla formundaki implantlardır. Bu protezler, içerdikleri yüksek yoğunluklu jel yapısı sayesinde formunu koruma özelliğine sahiptir ve dokunulduğunda doğal meme dokusuna benzer bir his verir. Koheziv jel, protezin içinde sabit bir yapıda kaldığı için şekil bozukluğu ya da akma riski düşüktür. Böylece hem estetik sonuçların uzun süre korunmasını sağlar hem de güvenlik açısından önemli bir avantaj sunar.
Anatomik formdaki protezler, üst kısmı daha düz ve alt kısmı daha dolgun yapılarıyla doğal meme eğrisine yakın bir görünüm oluşturur. Ancak protez seçimi her zaman kişiye özeldir. Göğüs yapısı, deri kalınlığı, meme dokusunun mevcut durumu ve estetik beklentiler dikkate alınarak cerrah tarafından en uygun protez tipi belirlenir. En yaygın kullanılan model koheziv jel dolgulu damla protezler olsa da yuvarlak formda ve farklı yüzey özelliklerine sahip implantlar da ihtiyaca göre planlanabilir.
Silikon protezlerin ömrü, kullanılan malzemenin kalitesine ve bireysel faktörlere bağlı olarak değişmekle birlikte genellikle 10 ila 15 yıl arasında kabul edilir. Günümüzde geliştirilen yüksek yoğunluklu koheziv jel içeren protezler, daha uzun süre formunu koruyabilir. Ancak her bireyin vücudu farklı tepkiler verebilir ve zamanla deformasyon, kapsül kontraktürü ya da sızma gibi durumlar meydana gelebilir. Bu nedenle protezlerin ömür boyu sorunsuz kalacağı garantisi yoktur. Belirli aralıklarla yapılan doktor kontrolleriyle protezin durumu değerlendirilir. Gerekli görülmesi hâlinde değişim planlanabilir. Protezin kullanım süresi kişisel koşullara göre değişiklik gösterebileceğinden uzun vadeli memnuniyet ve sağlık açısından düzenli takip önemlidir.
Meme protezleri, dış kısmı silikon elastomerden üretilmiş bir kabuk ve iç kısmı genellikle silikon jel veya serum fizyolojik sıvıyla doldurulmuş bir yapıya sahiptir. En çok tercih edilen modeller, koheziv jel dolgulu olanlardır. Koheziv jel, protezin formunu korumasına yardımcı olurken doğal meme dokusuna yakın bir hissiyat sunar. Protezlerin şekli ise temel olarak iki ana formda üretilir: yuvarlak ve anatomik (damla) şekilli. Yuvarlak protezler, memeye daha dolgun ve belirgin bir üst görünüm kazandırır. Doğal bir eğim sunan damla protezler, özellikle üst kısmı daha az belirgin, alt kısmı daha dolgun bir yapı arayan kişiler için tercih edilebilir. Şekil ve yapı seçimi kişisel faktörlere göre belirlenir.
Göğüs büyütme ameliyatından sonra genellikle özel olarak tasarlanmış medikal sütyen veya korse kullanımı önerilir. Bu ürünler, protezin yerleşimini desteklemek ve iyileşme sürecini sağlıklı şekilde yönlendirmek amacıyla tercih edilir. Korse ya da medikal sütyen, ameliyat sonrası dönemde memede oluşabilecek şişlikleri azaltabilir ve ödemin kontrol altına alınmasına yardımcı olabilir. Ayrıca protezin istenilen pozisyonda kalmasını sağlayarak iyileşme sürecini olumlu yönde etkiler. Cerrah, hastanın ihtiyaçlarına ve uygulanan cerrahi tekniğe göre uygun destek giysisini belirler. Korse kullanım süresi genellikle birkaç hafta olsa da kişiden kişiye değişiklik gösterebilir. Bu dönemde verilen tavsiyelere uyulması, ameliyat sonrası sürecin daha sağlıklı ilerlemesini sağlar.
Göğüs silikonlarının kullanım süresi, protezin yapısına, üretici firmaya ve bireysel faktörlere göre değişmekle birlikte ortalama olarak 10 ila 15 yıl arasında kabul edilir. Ancak bu süre, bir zorunluluk olarak değil, genel bir değerlendirme ölçütü olarak görülmelidir. Günümüzde kullanılan koheziv jel içerikli silikonlar, dayanıklılık açısından daha gelişmiş bir yapıya sahiptir ve bazı kişilerde daha uzun süre sorunsuz şekilde kullanılabilir. Yine de zamanla oluşabilecek deformasyon, sızma ya da kapsül kontraktürü gibi durumlar göz önünde bulundurularak düzenli kontrollerin ihmal edilmemesi önerilir. Protezin değişim zamanı bireysel ihtiyaçlara ve cerrahi değerlendirmelere göre belirlenir.
Randevu Saatlerimiz
Pazartesi: 9:30 – 17:30
Salı: 9:30 – 17:30
Çarşamba: 9:30 – 17:30
Perşembe: 9:30 – 17:30
Cuma: 9:30 – 17:30
Cumartesi: 9:30 – 14:30
Pazar: KAPALI
Hasta Yorumları
Doktor – Hasta gizliliği sebebiyle yorumlarda isim ve fotoğraf alanları gizlenmiştir. Google haritalar üzerinden yorumların devamını kontrol edebilirsiniz.
