Botox Hangi Aralıklarla Yenilenmeli?

Botox yüzde zaman içerisinde yaş almanın etkisiyle meydana gelen kırışıklıkların ve mimiklerin kullanımından kaynaklanan çizgilerin giderilmesi için en sık kullanılan medikal estetik prosedürlerden gibidir. Kozmetik amaçların yanı sıra aşırı terleme, migren gibi hastalıkların tedavisinde felçli hastaların kas aktivitesinin yeniden kazandırılmasına ve makat çatlakları gibi sorunların giderilmesinde de botoks tedavisi kullanılabilmektedir. 

Oldukça geniş bir kullanım alanı olan ve hakkında yapılan araştırmalar hala devam eden botox prosedürünün kalıcı olma özelliği yoktur. Botox enjeksiyonunun etkisi bir süre sonra kaybolduğundan dolayı belirli aralıklarla yenilenmesine ihtiyaç duyulmaktadır. Botulinum toksini Tip A botoks prosedüründe uygulama bölgesinin cilt altına enjekte edilmektedir. Enjeksiyonun ne kadar etkili olacağı kişinin cilt yapısı, kırışıklıkların derecesi, uygulamada kullanılan dozun miktarı ve uygulamanın doğru noktalara yapılıp yapılmadığı gibi bazı etkenlere göre değişiklik gösterebilmektedir. Bu nedenle botox prosedürünün kalıcılığı bazı kişilerde 4 ay olurken bazı kişilerde bu süre 6 aya kadar uzayabilir. Botoksun etki süresi yaklaşık 4-6 ay olarak kabul edilmeli ve kişi özelinde uygun bir tedavi planlaması yapılmalıdır. Bununla birlikte düzenli olarak yinelenen botox enjeksiyonu sonucu uygulama bölgesinde daha uzun süreli etki elde edilebileceği göz ardı edilmemelidir.

En Güvenilir Medikal Prosedürler Arasında Botox İlk Sıralarda

Aşırı mimik kullanılması, yaş alma ya da genetik faktörler gibi etkenlere bağlı olarak meydana gelen kırışıklıklar sonucunda birçok kişi görünümü hakkında memnuniyetsizlik hisseder. Göz çevresi, alın, kaş arası, burun kökü gibi alanlara yapılan botoks uygulamaları sayesinde bu tür şikayetlerin tamamı son derece hızlı ve pratik bir şekilde giderilebilmektedir. Alanında uzman profesyoneller tarafından, uygun dozlar kullanılarak yapılan botox uygulamaları hem erkeklere hem kadınlara genç ve zinde bir görünüm elde etme imkanı sunmaktadır.

Botox prosedürü Clostridium botulinum bakterisinden elde edilen toksinin uygulama bölgesine enjekte edilmesiyle gerçekleştirilir. Bu sayede sinir uçlarındaki iletimi sağlayan maddelerin salınımı engellenip sinirlerle ilgili organlar arasındaki iletim durdurulmuş olur. Sinir iletiminin durması sonucunda sinirin ulaştığı organın işlevi azaltılmış ya da tamamen kaybolmuş olur. Botox yalnızca estetik ve kozmetik amaçlarla, yüzdeki mimik kaslarının hareketlerine bağlı olarak meydana gelen kırışıklıkların azaltılması, oluşumunun engellenmesi ve aşırı terleme sorununun giderilmesine yönelik olarak değil aynı zamanda kronik migren tedavisinde gibi nedenlerle tıbbi amaçlarla da kullanılabilmektedir.

Botox prosedüründe öncelikle uygulama bölgesi anestezik krem ile uyuşturulur. Daha sonra ince uçlu bir enjektör kullanılarak kişi özelinde belirlenen dozda botoks enjeksiyonu yapılır. Uygulanacak olan doz kişinin ihtiyacına ve uygulama bölgesine bağlı olarak doktor tarafından belirlenmekte ve botoks enjeksiyonunun etkisi uygulamadan sonra yaklaşık 24-72 saat içerisinde belli olmaktadır. Tam etkinin görülebilmesi için ihtiyaç duyulan süre en fazla 15 gündür.

Botox enjeksiyonu mimik kaslarının içerisine ya da deri içerisine yapılabilir.  Acısız ve ağrısız bir işlem olan Botox enjeksiyonunu izleyen 2-3 gün sonunda kasların işlevinde kısmi kayıplar meydana gelir. Bunun maksimum seviyeye ulaşması için uygulamadan sonra 1-2 hafta geçmesi gerekir. Botoxun etkileri, en net olarak dinamik çizgilerin tedavilerinde gözlemlense de elde edilen etki uygulama dozuna, alanına ve hastanın fizyolojik özelliklerine göre değişiklik gösterebilmektedir. Genellikle botox enjeksiyonunun etkisi 4-6 ay kadar sürmektedir. Uygulama bölgesinde bulunan kasların yeniden kasılmaya başlaması sonucunda yüz çizgileri eski hallerine dönmeden önce yeni bir bptpx enjeksiyonu yapılması önerilir. İstenilen kas işlev kaybının elde edilemediği durumlarda botox işleminden 2 hafta sonra düzeltme yapılabilmektedir. 

Uygulamadan sonra hastanın cildinde geçici morarma, hassasiyet ya da şişlik oluşumu görülebilse de bu durum kişinin sosyal hayata katılmasına engel olacak düzeyde olmaz. Uygulamadan sonra 12 saat süreyle makyaj yapılmaması, 2 hafta doğrudan güneş ışığına maruz kalmaktan, sauna, hamam, solaryum, buhar banyosu gibi sıcak ortamlardan kaçınılması alınan sonucun başarısı ve kişinin konforu açısından önemlidir. 

Botoks enjeksiyonunda son derece ince uçlu enjektörlerle kullanıldığı ve uygulama öncesi anestezik krem uygulanarak etki etmesi beklendiği için herhangi bir acı ya da ağrı hissi oluşmaz. Botoks prosedürünün uygulanması bırakıldıktan sonra kişide kırışıklıkların daha kötü bir hal alması söz konusu değildir. Hatta uygulama bölgesinin uzun süre mimik hareketlerinden korunmuş olması sonucunda bölgede daha az kırışıklık görülmesi olasıdır. Bununla birlikte sürekli botoks uygulanan kaslarda zaman içerisinde zayıflama görüleceği için ilgili bölgede hafif sarkma ya da gevşeklik hissedilmesi söz konusu olabilmektedir.

Botoks uygulamasında uygulama bölgesinin doğru tespit edilmesi ve uygulanacak dozun doğru şekilde belirlenmesi durumunda doğal bir görünüm elde edilerek yüz ifadesinin bozulması engellenebilmektedir. Bu yüzden mutlaka kişiye özel değerlendirme yapılmalı ve planlamanın bu doğrultuda gerçekleştirilmelidir. Botox prosedürünün deneyimli ve alanında uzman kişilerce uygulanması olumsuz durumlar yaşanması olasılığını ortadan kaldırmakta ve sonucun daha başarılı olmasını sağlamaktadır.