Botox Kaç Yaşında Yapılmalı?

Botox hem kadınların hem erkeklerin sıklıkla başvurduğu son derece etkili ve kolay uygulanabilen bir medikal prosedürdür. Yüzde istirahat halinde çizgiler görülmeye başlandığı zaman botox prosedürünün uygulanması önerilir. Gülme ya da gülümseme sırasında derinleşen çizgilerin oluşmaya başladığında bunlar botoxla kolaylıkla tedavi edilebilir. Bu kırışıklıkların derinleşip fark edilir hale geldiği durumlarda görünümün yumuşatılması için botox kullanılabilir. Yaş almayla birlikte çizgiler belirginleştiğinde ve cilt derin bir şekilde oluklu hale geldiğinde botox bunların yok edilmesi için yeterli gelmeyebilir.

Botox prosedürü için başvuran kişilerin öncelikle cilt görünümleri değerlendirilir. Ardından kişisel bir tedavi programı belirlenir. Bu aşamada kişinin yaşı ve ihtiyacı göz önünde bulundurularak ideal botox dozu belirlenir. En uygun botox dozu ve uygulama tekniği belirlenerek maksimum faydanın elde edilmesi ve doğallıktan ödün verilmemesi hedeflenir. 

Botox İçin En Uygun Yaş Nedir?

Botox kırışıklıklara ve yüz yaşlanmasına karşı en etkili yüz gençleştirme tedavi yöntemlerinden biridir. Ameliyat gerekmemesi, enjeksiyon yoluyla uygulanması, iyileşme sürecinin kısa ve konforlu olması gibi nedenlerden dolayı çeşitli nedenlerle cerrahi müdahaleden kaçınan kişiler tarafından sıklıkla tercih edilir.

Botox tedavisine başlanması için ideal yaş kişiden kişiye değişiklik gösterir. Mimik kullanımı fazla, cilt yapısı ince ve kuru olan kişiler daha erken yaşlarda botox ihtiyacı duyabilirler. Genellikle 20’li yaşların sonunda 30’lu yaşların başında botox uygulamasına başlanması tercih edilse de güneşe fazlaca maruz kalındığı, güneş kremi kullanılmadığı, sigara içildiği ve genetik olarak kırışıklık oluşumuna meyilli bir yapıya sahip olunduğu durumlarda daha erken yaşta Botox uygulamasına başlanması önerilir.

Botox Tedavisine Ne Zaman Başlanmalı?

Önleyici botoks genellikle 20’li yaşların sonunda 30’lu yaşların başında ideal bir uygulama olarak kabul edilir. Bunun nedeni  kırışıklıklar henüz ortaya çıkmaya başlamadan tedavi edilmesinin ideal olmasıdır. 30’lu yaşların başında ilk çizgiler ve kırışıklıklar genelde görülmeye başlar. Genelde 30’lu yaşların sonuna kadar kalıcı derin çizgiler ve kırışıklıklar meydana gelmez. Bu nedenle bu süre çoğu kişi için botox yaptırmak için en uygun zaman olarak kabul edilir. Otuzlu yaşlarda mimik kullanımı fazla olmasa dahi özellikle kaşların arasındaki ve gözlerin çevresindeki kırışıklıklar görünür hale gelir.

Güneş ışınları, sigara kullanımı ve alkol tüketimi erken yaşta kırışıklıklar oluşmasına neden olabilir. Bununla birlikte 30’lu yaşların başındaki kişilerde stres kırışıklık oluşumunun en önemli nedenleri arasında yer alır. Stres cildin kendi kendini iyileştirme kabiliyetini yavaşlatır. Cildin doğal bariyeri ciltte nemin tutulmasına yardımcı olmakla birlikte parçalandığı takdirde cildin erken yaşlanmasına yol açabilir. 

Otuzlu yaşlarda genellikle gözlerin köşelerinde kaz ayakları oluşmaya başlar. Bunun nedeni göz çevresinin cilt yapısının daha ince olması ve burada daha az yağ salgılayan bezler bulunmasıdır. Bu nedenle bölge kırışıklıklara daha duyarlı bir yapıya sahip olup ilk çizgiler genelde burada oluşur.

Kaz ayaklarının botox ile tedavi edilmesi bölgedeki kırışıklıkların yumuşatılmasında kullanılan en etkili yöntemlerden biridir. Göz çevresindeki kırışıklıklar doğal bir gülümsemenin en önemli unsurlarından biri olduğundan bölgeye botox uygulaması yapılırken doğallıktan ödün verilmemelidir. Göz çevresine çok fazla botox uygulanırsa samimiyetsiz bir gülüş meydana gelebilir. Bu nedenle kaz ayaklarının tamamen dondurulması yerine yumuşatılması tercih edilmelidir.

Botox Ne İşe Yarar?

30’lu yaşlarda yapılan botox uygulamaları kasların alışkanlıklar sonucu kırışıklık oluşturmasını engelleme özelliğine sahiptir. Botox kaslardaki hareketleri sınırlandırır. Böylece kaslar çok fazla hareket ettirilemez ve kırışıklıklar daha fazla derinleşmemiş olur.

Botox prosedürü yüzde genellikle göz çevresine, kaşların arasına ve alın bölgesine uygulanır. Botox prosedürünün uygulanma sıklığı kişinin mimik kullanım alışkanlıklarına, kas aktivitesine, ihtiyacına ve botoksun kalıcılık süresine göre değişir. Botoks sigara içen, sıcak suyla banyo yapan, yüz masajı yaptıran ve sık spor yapan kişilerde daha hızlı bir şekilde etkisini yitirir.

Botox prosedüründe nadiren yan etki ile karşılaşılır. En yaygın görülen yan etkiler uygulama bölgesinde şişlik, kızarıklık ve hafif morarma olarak bilinir. Botox enjeksiyonundan sonraki ilk birkaç saat enjekte edilen maddenin doğru kaslarda emilmesinin sağlanması ve komşu kaslara geçmesinin engellenmesi için egzersiz yapmaktan ve eğilmekten kaçınılmalıdır. Uygulamadan sonra bölgede  kızarıklık oluşabilir. İlk 24 saat yorucu fiziksel aktiviteden uzak durulmalıdır. Genelde 6 ay civarı kalıcılığı vardır. Uygulamanın tekrar sıklığı kişi özelinde belirlenir. 

Botox hızlı ve kolay uygulanabilen bir prosedür olmakla birlikte mutlaka alanın uzmanları tarafından gerçekleştirilmelidir. Böylece enjekte edilecek dozlar doğru ayarlanacak, uygulama bölgesi ve ihtiyaçlar doğru tespit edilecek bunun sonunda doğal bir sonuç elde edilmesi mümkün olacaktır. 

Yaş almanın etkileriyle mücadele etmek için yaşa göre değil cildin ihtiyaçlarına göre tercihlerde bulunulmalıdır. Kişilerin cilt yapıları ve ihtiyaçları farklı olduğundan botox prosedürü için standart bir yaşı beklemektense kişi özelinde oluşan ihtiyaçlara göre en doğru zaman belirlenmelidir.