Göz Altı Torbaları Nasıl Geçer?

Göz çevresi, yüzün en önemli ve estetik görüne sahip bölgelerinden biri olsa da son derece hassas ve ince bir cilde sahiptir. Göz altını çevreleyen cilt dokusu yaş almayla birlikte gevşer, cilt dokusu zayıflayıp sarkar. Göz altındaki keseyi andıran sarkmalar, vücuttaki fazla sıvının birikmesi için uygun bir ortam oluşturabilir. Göz altı torbaları genellikle zararsız olmakla birlikte estetik açıdan rahatsız edici bir görünüme neden olabilir. Bazı durumlarda ciddi sorun yaratabilen göz altı torbaları baş ağrısı, göz yorgunluğu ve dikkat dağınıklığı gibi sorunları tetikleyebilir. 

Göz altı torbalarının geçmesi için uygulanacak yöntem, sorunun altında yatan nedene bağlı olarak belirlenmelidir. Göz altı torbalarında sıvı birikiminden kaynaklanan şişmelerin, evde uygulanabilecek bazı yöntemlerle geçici olarak engellenmesi mümkündür. Şişliğin bulunduğu bölgelere soğuk kompres yapmak, bölgedeki kan akışının azalmasını sağlayabilir. Şişliği ve iltihabı engelleyebilir. Bunun için göz altı bölgesine soğutulmuş salatalık dilimi ya da buz torbası uygulanabilir.

Vazokonstriktör olan kafein kan damarlarının daralmasını sağlar. Kafein ve retinol içeren göz altı kremlerinin uygulanması, göz altındaki şişkinliği ve hala görünümünü azaltabilir. Göz altı torbalarına soğutulmuş çay poşetlerinin yerleştirilmesi tercih edilebilir. Ancak bu işlemlerin göz altı torbalarını etkili bir şekilde gidermek için yeterli olmadığı unutulmamalıdır.

Göz altı bölgesinden yanak bölgesine yumuşak bir geçiş sağlamak için medikal estetik prosedürlerden de faydalanılabilir. Göz altı ışık dolgusu prosedürü kapsamında hyaluronik asit içeren dolgu madeleri kullanılır. Lokal anestezi altında yapılan dolgu enjeksiyonu ile göz altı bölgesinin görünümü iyileştirilir. 

Yüzde yorgun ve yaşlı bir görünüme neden olan göz altı torbalarının giderilebilmesi için cerrahi prosedüre de başvurulabilir. Göz kapağı estetiği ameliyatı ile alt göz kapaklarının altındaki cilt düzgünleştirilebilir, sıkılaştırılması sağlanabilir. Blefaroplasti aynı zamanda şişmiş ya da sarkık göz kapaklarının tedavisi de mümkündür.

Göz Altı Torbaları Nasıl Oluşur?

Göz altı torbaları pek çok farklı nedenle oluşabilse de, bunlar arasında ilk sırada yaş alma gelir. Yaşlanmanın belirtileri ilk olarak göz çevresinde ortaya çıkar. Yaş almayla birlikte göz altında torbalanmalar ortaya çıkabilir. Yaş almanın neden olduğu torbalanmalar, göz kapaklarındaki destekleyici kasların ve göz çevresindeki dokuların zayıflayıp gevşemesinden kaynaklanır.

Gözleri ve göz kapaklarını destekleyen yağ bezlerindeki gevşemeler ciltte aşağı doğru sarkmaya neden olur. Sarkmalaraki boşluklara sıvı birikmesi sonucu, şişkinlikler torba şeklinde bir görünüm alır.

Bunların yanı sıra göz altı torbalarının oluşumunu hızlandıran birçok farklı etken vardır. Göz altı torbaları yüzde yaşlı ve yorgun bir ifadeye neden olur. Uykusuzluk, genetik etkenler, yorgunluk, çeşitli ilaçların neden olduğu reaksiyonlar ve aşırı tuz tüketiminden kaynaklanan sıvı tutulması gibi faktörler göz altı torbalarının oluşmasına ve ilerlemesine neden olabilir. Aynı zamanda fiziki stres, egzama, ısı değişiklikleri, düzensiz ya da kötü beslenme alışkanlıkları, ağlama, hormonal düzensizlikler, burun ve solunum sorunları ile uyku bozuklukları da göz altı torbalarının oluşmasına neden olan faktörler arasında sıralanabilir.

Bazı durumlarda ise göz altı torbaları ciddi hastalıkların habercisi olabilir. Özellikle şişkinliğe ek olarak şiddetli ve sürekli geçmeyen kızarıklık, ağrı ve kaşıntı görülüyorsa vakit geçirmeksizin bir doktora başvurulmalıdır. Bacakların ve vücudun başka bölümlerinin de şikayetlere eşlik etmesi durumunda böbrek ve tiroid hastalıklarının varlığı gündeme gelebilir.

Göz altı torbalarının oluşumunda beslenme alışkanlıkları da etkilidir. Aşırı tuz tüketen kişilerin vücudunda zaman içinde fazla miktarda tuz birikir. Biriken tuz böbrekleri yorarak bazı hastalıklar oluşmasına neden olabilir. Göz altı torbaları bu sorunların ve hastalıkların içerisinde yer alabilir.

Bunlara ek olarak demir eksikliği, sinüs enfeksiyonları, gıda ve toz alerjileri, cilt elastikiyetinin kaybolması ve alerjik rinit göz altı torbalarının oluşumunu tetikleyebilir. Aşırı kafein tüketimi de göz altı morluklarına ve şişkinliklerine neden olabilir. Bunun için aşırı kafein tüketmemeye özen gösterilmelidir. 

Gebelik sürecinde hormonal düzensizlik fazla olduğundan göz altı bölgesinde aşırı şişkinlik, morarma ya da torbalanmalar ortaya çıkabilir. Bu süreç içerisinde bol su tüketilmeli, yeterli bir uyku ve dengeli bir beslenme düzeni oluşturulmalıdır.

Göz Altı Işık Dolgusu ile Göz Altı Torbalarından Kurtulun

Kötü yaşam tarzı alışkanlıkları, aşırı yorgunluk, gerekenden az ya da çok uyumak gibi nedenler göz altı bölgesinde problemler ortaya çıkmasına neden olabilir. Göz altı bölgesinde ortaya çıkan sarkma, çökme ve şişlik gibi sorunların giderilmesi noktasında göz altı ışık dolgusu işlevsel bir çözüm olarak öne çıkar. 

Göz çevresi derisinin altındaki yağ yastıkçıkları zaman içinde azalır. Bunun sonucunda cilt altı destek dokusunun kalınlığı azalır ve göz çevresinde çökme meydana gelir. Işığın geliş açısından dolayı göz çevresi bölgesinde gölgelenme ve daha koyu renkli bir görünüm ortaya çıkabilir. Renkteki koyulaşmanın giderilmesi için göz çevresindeki derinin mekanik olarak giderilmesi fayda sağlayabilir.

Bununla birlikte ileri yaşlanmadan kaynaklanan deformitelerin giderilmesi için göz altı ışık dolgusu prosedürü kullanılamaz. Deri çok fazla kırışmadıysa, kas tabakasında gevşeme olmadıysa, göz altı torbaları çok hafifse ve hacim kaybı ileri düzeyde değilse göz altı ışık dolgusu tedavisinden fayda sağlanabilir.

Göz altı ışık dolgusu öncesi hasta muayene edilir. İhtiyaçları ve beklentileri değerlendirilir. Hangi noktalara hangi miktarda dolgu maddesi enjekte edileceği belirlenir. Uygulama bölgesine lokal anestezik etkili krem sürülüp etki etmesi beklenir. Dolgu maddesi iğne ya da kanül aracılığıyla uygulanır. Dolgu maddesinin bölgeye verilmesi, istenen sonuç elde edilene dek az miktarlarda olmalıdır. Fazla miktarda dolgu maddesi çok hızlı bir şekilde bölgeye enjekte edilirse, göz altı bölgesindeki hassas doku travmatize olur. Bölgeye dolgu maddesi enjekte edildikten sonra parmaklarla nazikçe şekillendirme yapılabilir. Bölgenin morarmasını ve şişmesini önlemek için enjeksiyon sonrası buz kompresi uygulanması fayda sağlayabilir.

Göz altı ışık dolgusunun ardından uygulama bölgesinde geçici bir hassasiyet oluşması mümkündür. Rahatsızlık hissini ve şişmeyi azaltmak için buz kompresi yapılabilir. Ayrıca göz altı ışık dolgusu enjeksiyonundan sonra belirtilen süre boyunca göz altına dokunmamak ve makyaj yapmamak önemlidir. Konforlu ve pratik bir prosedür olan göz altı ışık dolgusu hastaların günlük yaşantısında herhangi bir kesintiye neden olmaz.

Göz altı bölgesinin görünümünü iyileştirmek için göz altı mezoterapisi prosedürünün uygulanması da söz konusu olabilir. Yaş alma, uykusuzluk, stres, genetik etkenler ve diğer faktörlere bağlı olarak zaman içinde ortaya çıkan koyu renkli halkaları ve ince çizgileri giderme amacıyla göz altı mezoterapisinden faydalanılması sıklıkla tercih edilir. 

Göz altı mezoterapisi anatomik açıdan son derece hassas bir bölgeye yapıldığından, alanından uzman ve deneyimli doktorlar tarafından gerçekleştirilmesi gerekir. Bunu sağlamak için doktor seçimi titizlikle yapılmalı, aynı zamanda göz altı mezoterapisi prosedürü hasta özelinde yapılan detaylı bir muayenenin ardından planlanmalıdır. 

Göz altı mezoterapisine giden ilk adım, hastanın detaylı bir şekilde muayene edilmesi ve hasta özelinde prosedüre uygun olup olmadığı kararının verilmesidir. Ayrıca enjekte edilen malzemenin kalitesi ve doğru dozun uygulanması, göz altı mezoterapisinin başarısını etkileyen faktörler arasında sıralanabilir.